6.07.2011

Hiç

Camda buğu, anlaşılmayan anonslar ve hafif kar. Son dinlenme tesisi de geçilmiştir böylece. Silkinir otobüs. Aydınlık, sonra loş ve tekrar karanlıktır. Yine sessiz uzun bir yol sürükler seni bilinçsizliğe.
Kızıllık çarpar gözüne, sonra sarı ve yeşil. Şehrin gürültüsü kulaklarında yankılanmaya başlar. Kepenkler ve motosikletler. Yavaşlar ve çığırtkan sesleri örter gürültüyü. ‘…geçmiş olsun. Devam edecek…’.Uyanma vakti…
Bagajın yoktur indiğin gibi koparsın kalabalıktan. Şehir, ıssız ve sakin. Seni kucaklar tüm soğuğuyla. Az kalmıştır artık ailene ulaşmana. Son üç günün en güzel saatleridir. Güneş doğmadan son ayaz da vurur yüzüne. Sokak lambaları yerini şafağa bırakır. Sıcak bir nefestir senin için ev ve ürkek bir ten.
Otomatlar sırayla yanar. Anahtar en sessiz haliyle kapıyı açar. Çantan senin parçan değildir artık ve de pardösün. Yatak odanıza ilerlersin, bakmak için uyuyuşuna. Görürsün ki uyuyan sensindir sevdiğinin yanında.