4.04.2012

kim-III

hikayenin ana kahramanının şu zamana kadar nasıl saklandığını ne bilen var, ne de tadan. ben değilim. kim olduğunu da bilmiyorum. araştırmam için de özel olarak belirtmediler. sadece hikayenin varoluşu için gerekiyor. buralarda olmalı...

bütün pırasa yiyen çocuklar yalan mı söyler, yoksa her kaymakam onlara döner mi? memleket meseleleri arasında birinin daha aralarında yerini alması için kaç gazete satın alınmalı? ya da en azından ekmek. üstelik tüm bunların mutlulukla alakası olmalı.

-tüm gece ğorladın.
-ğorladın derken?
-bu eylemi pek kibar yaptığın söylenemez.

bir şikayet ilk başta havada partiküllerine ayrılır. ardından girdiği radyoaktif hal ancak kurşunlarla gizlenebilir. ancak kurşunların bıraktığı balistik izler yüzünden, hedefler gazetelerle örtülmelidir.

acilen siyaseti bırakmalısınız. sağlığınız tehlike altında.

kimler george orwell ya da kimler ernest hemingway diye ayıracağımız da ellerine bir çiftepatlar vermemiz yetmeli. eğer yetmiyorsa bu konuda şikayet edeceğimiz bir kurum kurmalı devlet. tıpkı BÇEB kurumu gibi, yani bulutları çevredik eşyalara benzetme...

birileri size kongoya nasıl giderim derse cevap vermeyin. hele ilk başta nambiya'da nükleer denemeler yap, yukarı çık angola'yı bombala, bu arada unutmadan güney afrika'ya silah yardımını unutma. biraz yukarı biraz sol. ha! işte, o kocaman kare, kongo!

bir zamanlar neler yoktu diye düşününce akla hiçbir şey gelmemesinin temel nedeni, belki de yeni icatların bilgisinin beynimize onlarla beraber girmesinden dolayıdır.

shakespeare de bir zamanlar ingilizce dersi görmüştü. tabii, o zaman daha kolaydı.

en büyük sorunumuz, -miz eki olduğunu söylediğimde hiç kimse bana karşı çıkmaması bile bunun ne kadar büyük bir sorun olduğunu gösteriyor. klakson ve anonsların içselleştirilmesi; bağırsaklarımızı titretmesi.

bok yemişler,

aşağıdaki ifade bizzat şahsı meçhule aittir. lütfen dikkatlice okuyun:

"siz,

yıllar geçerken benim saniyelere takılmam size komik gelebilir; ancak açıklanması gereken en temel noktayı bilmediğinize eminim. size bu konuyla ilgili tek söyleyebileceğim; yıllar ile saniyeleri karıştırdığınız. bu kadar.

gerçek varlığımın neye dayandığını açıklamak için burada bulunmaktayım. soru sıfat ve zamirlerine karşılık vermek adına. maalesef adı olmayan varlıklar olarak bize karşı yapılan ayrımcılık hiçkimsenin yaşamadığı kadar korkunç bir hal almaktadır. kimse bizi umursamaz, varlığımızı bilmez, yok etmeye çalışmaz. yalnız varızdır ve bilinmezizdir. oysa o kadar kolay değiliz.

en temelinde sizle aynı boyutlarda yaşamadığımız için bize böyle davrandığınızın farkındayız. sizin gibi mekanda iki boyutlu ve zamanda tek boyutlu bir sürekliliğimiz bulunmamakta. açıklamaya çalışacak olursam; bizim boyutlarımız sizin mekanlarınızı ve zamanlarınızı delip geçen iğneler diyebilirim. siz ancak bize varlığımızı hissedecek kadar temas etmeye cesaret edebiliyorsunuz. oysa biz size bağırıyor, çağırıyor ve deli ediyoruz.


bu arada adım gaip değil.

sessizliğimle."

allah geçen elime tutuşturduğu başka bir dilekçeyle benim yine kafamı attırdı. azda'nın yaptığı tatili düşününce bizimkisi iş değil. ama ne yapabilirsiniz ki, 'yaratılma' denen kölelik düzeninin en eski tutsağıyız ve yıllar yılı bize yenileri ekleniyor. herhalde böyle bir durumda bana 'piç' demek düşer.

okuduğunuz üzere şu yaygara, her yolculuğun bürokrasisi. şimdi anlatılacağın da:

- derviş eline sopasını aldı ve göğü gösterdi. bunun üzerine tüm yaratıklar şu sırayla gösterdiği yola düştüler dervişin:

a) ormanda yaşayanlar
b) uçanlar
c) kör olanlar
ç) kör olduğunu sananlar
d) tapılanlar
e) insanlara tapanlar
f) sayılamayanlar
g) yazılamayanlar
ğ) adları çok uzun olanlar
h) bu sınıflamaya dahil olmayanlar
ı) kediler
i) ölmüş ve doğmamış olanlar
j) insan aklının ürünü olanlar
k) tenyalar, virüsler, bakteriler
l) ve onları taşıyanlar
m) bir kez dahi yaşamadan ölenler
n) tüm dillerde adı olanlar
o) sanskrit harflerine benzeyenler
ö) benzemeyenler
p) sana ait olanlar
q) hareket edemeyenler
r) ve onları itenler
s) lovecraft'ın yarattıkları
ş) organik, mekanik ya da statik olanlar
t) bu üç sınıflamanın yapımında görev alanlar
u) ve sınıflamayı yapanları sınıflandıran cellatlar
ü) 4958375457567 adet olanlar
v) adlandırılamayanlar
w) adlandırılıp da umursanmayanlar
x) gece dolaptan çıkar diye korktuklarımız
y) sondan bir önce gelenler
z) ben